Sempatizan, Viet Thanh Nguyen, 742/CLXXXVI
Çeviri:
Duygu Akın
Ben, Fransız rahipten
olma, Vietnamlı kadından doğma, Amerikan üniversitelerinden eğitimli, Saygon’da
Ulusal Polis Teşkilatında görevli, (Đảng Cộng sản Việt Nam)= Vietnam Komünist
Partisi, VKP üyesi, köstebek ajan, çift yüzlü, Yüzbaşı…
Bu kitap,
Köy muhtarı babası, komünist
yerel yönetim tarafından kurşuna dizilmiş, bu nedenle komünistlerden nefret
etmiş, Guam’daki özel kuvvetlerde eğitilmiş, “ biz, Üç Silahşorlar ’den, “ ‘ölümden
kurtardığım dostum Bon’a,
VKP’de üst düzey çekirdek
kadro üyesi devrimciye, ne istersem yapacak bir kişiye, cümlenin kuvvetine,
kelimenin ağırlığına değer veren bir yazara, ne istediğimi benden daha iyi
bilen kardeşime, partinin talimatlarını bana ileten sırdaşıma, bana işkence
etmiş zalim sorgulayıcım, “ biz, Üç Silahşorlar ’den, “ dostum Man’a
itiraflarımdır.
Tipik bir Amerikan
bestseller kapağını taşıyan bu kitap bol Amerikan savaş güzellemeleri ile dolu
olacağı endişesi içinde bana itici gelirken almamak, yazarı Vietnamlı olduğu ve
övüldüğü için çekici gelirken almak, konusunda çok bocaladım. İyi ki de
almışım.
“Hollywood, erdemli bir figüran olmaktansa kötü ve
kaybeden adam kahramanı olmanın ‘seyirciye daha çekici’ daha iyi olduğunu
kavramıştı. ‘Amerika’nın günün birinde açacağı bir sonraki savaşın ön hikâyesini
de şimdiden bünyesinde taşıyan… s.226’ … senaryoda yoksul, şeytanî ya da yoz
rollerindeki Vietnamlılar, tarafı ne olursa olsun, zavallı görünecek, sarı iyi
insanları, sarı kötü insanlardan kurtaran, kaybeden beyaz adamın destanına
hammadde kılınacaktı.” S.170
Evet,
bu kitabın yazarı, Viet Thanh Nguyen Vietnamlı olsa da o bir Amerikan vatandaşı.
İngilizce yazılan ve Amerika’da basılan Vietnam Savaşı ile ilgili bu romanı, bir Vietnamlının bakış açısından yazıldığı
için de çok değerli… ve bu nedenle de Türkiye’de basılan Vietnam Edebiyatına
ait bir kitap olarak değerlendirilebilir.
Bunu böyle diyorum, çünkü, sokaklarında Ho, Ho, Ho Chi Minh… bir, iki, üç, daha fazla Vietnam… Ernesto'ya bin
selam diye bağırıp andığımız Vietnam Savaşı, Türkiye’nin siyasal geçmişinde
derin izler bırakmasına rağmen maalesef bu savaş hakkında Türkiye’de basılan bir
roman yok gibidir, hatta Vietnam Edebiyatı hakkında basılmış ve bilinen kitap
yok gibidir. Bu nedenle de Türkiye’de basılan bir Vietnam romanı olarak
değerlendirilebilir.
Sempatizan, manşetten de anlaşılacağı gibi, babası
Fransız, annesi Vietnamlı olduğu için çift kimlikli… bünyesinde taşıdığı ve
aldığı eğitim nedeniyle doğu ve batı kültürleri arasında çift kimlikli… Güney
Vietnam Ordusuna bağlı polis teşkilatında görevli Vietnamlı komünist bir ajanın,
çift kimlikli bir köstebeğin Vietnam’da başlayan, savaş sonunda Amerika’da görevlendirilerek
adeta bir sürgün hayatı ile devam eden… aksine talimatlara rağmen kişisel ve
özel kararı nedeniyle tekrar Vietnam’a doğru sürüklenen öyküsünü anlatıyor.
“… öğrencilik yıllarımda ırkım
yüzünden yabancılık hissetmemiştim. Misafir muamelesi görüyordum. Şimdi ise
Amerikalı olduğum halde yabancı sayılıyordum.” S.162
Hem
Batılı, hem Doğulu, ne Batılı, ne Doğulu iki arada bir derede kalmışlığın
dayanılmaz acısı ile… yıkıma uğrayanların, kaybedenlerin ayakta kalma uğruna
değiştirdikleri kimlikler, kazananların yeni iktidarında değiştirilen
kimliklerle, zulmedilenlerin zulmünde şekillenen günlükler üzerinden yürüyen, çok
katmanlı kitabın satırlarında, savaşın taşıdığı son derecede acı olayların
bazılarını okuduktan sonra belleklerden silip atılması ise çok zorlaşıyor.
Komünistler kazanmadan önce bizi
yabancılar mağdur ediyor, dehşete sürüklüyor ve küçük düşürüyordu. Şimdi ise
kendi halkımız… bu da bir gelişme sayılır herhalde?’” s.193
“ Sonunda anladığım, devrimimizin
nasıl siyasi değişimin öncü birliği olmaktan çıkıp, iktidar ve güç
istifçiliğinin artçı birliğine dönüştüğüdür…
‘Hiçbir şey özgürlük ve bağımsızlıktan değerli olmasa da, hiçbir şey
aynı zamanda özgürlük ve bağımsızlıktan değerlidir de.’” S.461
Çevirmen
Duygu Akın kusursuz çevirisi ile kitabın belleklerde derin bir iz bırakmasında önemli
bir katkıda bulunuyor. Kalın kitapla, tasasız ve sağlıkla…
14.04.2019
mehmetealtin,
Kafka/Epsilon Yayınevi, 1.
Baskı, Kasım 2017
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder